Şair ve yazar Cahit Zarifoğlu vefatının 37. yılında anıldı

Şair ve yazar Cahit Zarifoğlu, vefatının 37. yılında Küplüce Mezarlığı’ndaki kabri başında okunan Kur’an-ı Kerim ve dualarla yad edildi.

İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından düzenlenen törene, İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Coşkun Yılmaz ve Küplüce Cahit Zarifoğlu İlkokulu öğrencileri ile Zarifoğlu’nun ailesi, dostları ve sevenleri katıldı.

Yılmaz, okunan Kur’an-ı Kerim’in ardından yaptığı konuşmada, Zarifoğlu’nun edebiyat çevrelerince Mavera dergisiyle tanındığını, çocuklar için de Gül Çocuk dergisini yayınladığını söyledi.

Zarifoğlu’nun Türk edebiyatı ve kültüründeki önemine dikkati çeken Yılmaz, “Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak milletimize hizmet etmiş insanlarımızı anmaya, onları hatırlamaya ve hatırlatmaya gayret ediyoruz. Çünkü bir millet sadece hayatta olanlarıyla yaşamaz, geride bıraktıklarıyla beraber yaşar.” dedi.

Coşkun Yılmaz, kültür ve edebiyata değer katanların, ardından gelenler onları yaşattığı sürece, yaşamaya devam edeceğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“O kıymetli insanlar yaptıkları, ahlakları, ilim ve irfanlarıyla yol göstermeye devam eder. Marifet ehli insanlar için ‘Hayattayken kınındaki kılıç, vefat ettikten sonra da kınından çıkan kılıç’ derler. Cahit Zarifoğlu’nun da Allah’ın sevgili, veli, dost kullarından olduğuna inanıyorum. Gönüllerimizde böyle bir yeri var. Mezar başı programlarını da önemsiyorum. İstiyorum ki mezarlarımızı, mezarlıklarımızı unutmayalım. Nesillerimize bunu bir miras olarak bırakalım. Bizde, ölüm bir hayat şeklidir. Biz ölüleriyle yaşayan bir milletiz. Cahit Zarifoğlu ile aynı gün vefat eden Abdurrahim Karakoç ve Mevlana İdris Zengin’i de rahmetle anıyorum.”

“Kendi kozasını ören bir ipek böceği gibiydi”

Törene katılan yayıncı Ali Kemal Temizer, AA muhabirine yaptığı açıklamada Cahit Zarifoğlu’nun kendi hayatında özel bir yeri olduğuna vurgu yaparak, “Kendi kozasını ören bir ipek böceği gibiydi. Dışarıyla çok fazla teması olmayan ama içinde volkanlar taşıyan bir insandı. Çok sayıda insanın hayatına dokunmuş birisiydi. Pek çok insanın yazılarını değerlendirdi, onlara yol gösterdi. Onların yazar, şair olmasında çok büyük emekleri oldu. ‘Yedi Güzel Adam’ diye bilinen o kuşağın erken vefat edenlerden birisiydi. Tahmin ediyorum etkisi en çok olanlardan birisi oldu.” ifadelerini kullandı.

Zarifoğlu’nun hayattayken kendi kapalı çevresi dışında çok sosyal bir insan olmadığını vurgulayan Temizer, aldığı sorumlulukları sonuna kadar önemseyip yerine getirdiğini söyledi.

Cahit Zarifoğlu’nun oğlu Ahmet Zarifoğlu ise babasının vefatının üzerinden 37 yıl geçtiğine işaret ederek, “37 yıldır buraya geliyor, dua ediyor, anıyoruz. 47 senelik bir ömre bu kadar eser bırakmış olmak çok büyük bir lütuf. O bakımdan da babamla gurur duyuyorum. İnşallah hepimize böyle dolu dolu geçen bir hayat nasip olur. Bugün buraya gelenlerin ve dünyanın her yerinden dua edenlerin hepsinin duasının Filistin’de vefat eden kardeşlerimizin ruhlarına da gitmesini Allah’tan niyaz ederim.” dedi.